İçeriğe geç

SIFIR OTOMOBİLİNE 34 YIL BOYUNCA BİNMEYEN ADAM (MI OLUR LAN!)

toros-giresun

Giresun’lu bir ağbi 76 yılında sıraya yazılarak satın aldığı Toros’una 79’da kavuşur ve aracı Bursa’dan şoförle memleketine getirtip garaja koyar.

Sonra Avrupa’ya giden kahramanımız, döndüğünde garajın etrafını binalarla örülmüş olarak bulunca arada bir kafasını garajdan içeri sokmakla yetinirken 854 km’deki Toros uyur, uyur…

34 yıl boyunca…

Artık ne olduysa arabayı vinçle dışarı çıkarmaya karar verir ve çıkardığı gibi de satar.

Güzel hikaye dimi. Fakat kimse Toros’u düşünmüyor!

toros-giresun-2

Görünürde lastikleri inmiş, toz içinde kalmış bir otomobil var. Ya görünmeyenler? O garibanın gıcır motorundaki yağ, muhtemelen moleküllerine ayrılmıştır. Karadeniz’in nemli havası yüzünden başına gelebilecekleri ise düşünmek dahi istemiyorum.

Hadi bunlar düzeltilebilir şeyler. Peki ya Toros’un psikolojisi?

O garip 34 yıl boyunca odalarda ışıksız kaldıktan sonra dışarı çıkar çıkmaz neler hissetti acaba? Günah, vallahi günah…

Birinin ona, yeni otomobillerin göründükleri kadar iyi olmadığını, hatta ve hatta ruhsuz, sevimsiz metal yığınları olduğunu anlatması ve ona sıcak bir yuva verip özenle saklaması gerek.

Umarım yeni sahibin kıymetini bilir talihsiz yavrum.

toros-giresun-3

 

 

7 replies »

  1. way be ilginç. 85 model skodamız geldi aklıma….
    bu arada sen hala Sportage testi yapmadın İsmail Bey :))

  2. O araba yine garaja çekilmiş. Arabayı alan adam başka bir adama satmış, satın alan adamda tekrar garaja koyacağını söyledi

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

INSTAGRAM

Yeni otomobil.
Münih’te bir pazar sabahı.
James Bond’un düşmanlarını kovalar gibi geçen ve bin kilometreyi aşan sürüşün ardından, eve dönme zamanı.
İsviçre’de bir dağ geçidi.
Eskişehir ile Afyonkarahisar arasında bir yer.
Kariyerimin en yoğun eğitim yılının son performansı: Yeni BMW 7 Serisi ve BMW Lüks Yaklaşımı Eğitimi.
“Kalkan-Kaş yolu kelimenin tam manasıyla bir klasik. Nasıl desem, Cide-İnebolu yolunun denize tepeden bakan uzlaşmaz karakterine kıyasla bu bölümün denize dostça, sürücüye ise sıcakkanlı bir mizaçla yaklaştığını söyleyebilirim. Burası muhteşem yamaçlarla Akdeniz’in arasına işlenmiş bir küçük koridorda, harika zemini ve çoğu açık görüşlü virajıyla tastamam bir klasik sürüş rotası. Müziğe ara veriyor ve sürüş keyfinin özünü oluşturan özgürlük duygusu tüm duyularımı uyarana dek hızlanıyorum. Birbirini izleyen onlarca virajın apeks noktasında Akdeniz’in alaca zeminini görerek yol almak ne büyük bahtiyarlık.”
Süper modelleri kıskandıracak kıvrımlarıyla orman yollarına, kışın kapanıp bahara kadar açılmayan dağ geçitlerine, başka hayatların akışını film gibi oynatan uzun yolculuğun bilinmezliğine, kısaca otomobille yolda olmaya düşkünlüğümü biliyorsunuz. Bunun yerini neyle doldurabilirim bilmiyorum.
“Bu otomobili bir kullanmanı isterim. Çok talep görüyor ve merak ediliyor. Senin kelimelerinle anlatılıp ifade edilmeye değer bir spor otomobil ve bence sadece kâğıt üzerindeki verilerle yorumlanabilecek bir model değil’ diyor BMW M yöneticisi arkadaşım @berkaydemircioglu Böylece ülkemize ilk gelen BMW M240i xDrive’ın anahtarını teslim alıyorum. Çıkmaya hazırlanırken Berkay arkamdan seslenip bir yakıt anahtarı uzatıyor: “Çok ihtiyacın olacak.”
Kanıtlandı: Yeşil gövde renkli BMW M3’ler daha hızlı gidiyor. #makegreengreatagain #bmw #m3
BMW 3 Serisi’nin altmış senelik evrimi. #bmw #3series
Almanlıktan aldığım tadı hiçbir şeyden alamadım.

Bu blogu takip etmek ve yeni gönderilerle ilgili bildirimleri e-postayla almak için e-posta adresinizi girin.

%d blogcu bunu beğendi: